"TÜRKİYE'NİN EN GÜZEL ANASINIFI"----"ARILAR SINIFI"-----"OKUL ÖNCESİ EĞİTİM DÜNYASI"

oyunegitimi

Çocuğun Gelişiminde Oyunun Önemi

Bir anne-babanın çocuğuna vereceği en önemli ilk şey sevgidir. Anne-babalar çocukları daha dünya ya gelmeden önce biraz olsun kendilerini eğitmeli (dergi, kitap, ana-baba okulları, TV, internet vs.), yayınları takip ederek çocuk yetiştirme sanatını öğrenmeleri gerekmektedir. Yeni dünyaya gelecek olan çocuğun her türlü sorumluluğuna hazır olmalıdırlar. Her anne-baba çocuğunu sever, doğumdan itibaren tüm imkânlarını kullanarak ona bir şeyler öğretmeye, en iyiyi vermeye çalışırlar.

Oyun; çocuğu yetişkin hayata hazırlayan en etkin yoldur. Çocuğun en önemli eğitim araçları oyuncaklarıdır. Oyun ile insan ilişkileri, yardımlaşma, konuşma, bilgi edinme, deneyim kazanma, psiko-motor gelişimi, duygusal ve sosyal gelişimi etkilediği gibi, zihin ve dil gelişimini de etkiler. Yetişkinler gözüyle oyun, çocuğun eğlenmesi, oyalanması, başlarından savmak için bir uğraş olarak görürler, oysa oyun, çocuk için ciddi bir iştir. Çocuk oynadıkça becerileri artar, yetenekleri gelişir. Çevresini, bilinmeyenleri tanır, kendisi için anlaşılır duruma getirir.

Çocuk oyun oynarken özgürdür, kuralları kendi koyar-bozar, yetişkinlerin kısıtlamaları yoktur. 3-6 yaş arası çocuğun en önemli dönemidir. Durmadan soru sorar "bu neden, niçin, nasıl?" sorularına yanıt isterler. Öğrenme açlığı mevcuttur, her şeyi bilmek isterler. Enerjiktirler, yorulmak nedir, bilmezler. Onları anlayın, sabırla yanıtlayın, yanıtlarınız kısa, net ve anlaşılır olsun. Çocuklar oyuncaklarla oynamayı severler, ancak oyuncakların iyi davranışların karşılığında ödül, anne-baba sevgisinin kanıtı olarak kullanılması yanlış olup, kesinlikle kaçınılması gereken bir tutumdur. Oyuncaklar çocuk gelişiminde büyük bir yer tutarlar, ancak bize sarılmaz, sevmez ve öpemezler. Ne kadar meşgul olursanız olun, çocuğa ayıracak olduğunuz birkaç zaman diliminde onunla sohbet etmeniz, ona sarılmanız, yerlerde yuvarlanmanız, onun oyuncakları ile oyun oynamanız onu mutlu edecektir. Okulda, ertesi günü keyifle arkadaşlarına, öğretmenine veya diğer başka kişilere anlatacak olduğu bir an yaşatacaksınız. Çocuğunuza "lütfen" demeyi öğretin. Siz onun oyuncağının yerini değiştirirken veya alırken izin isteyin. Çocuklar kurdukları oyunlarda hep büyükleri taklit ederler. Yaptığınız her olumlu davranış, ona iyi ya da kötü yönde etki edecektir.

Başkaları ile onu kıyaslayıp üzmeyin, "o" kendine özgü bir bireydir. Yaptığı her doğru davranış için onu sözleriniz ve sevginizle ödüllendirin. 3-5 yaşında ana okuluna gidecek olan çocuklar sabırsız ve heyecanlıdır. Onlara karşılaşacakları olayları olabildiğince somut bir şekilde anlatın. Orada eğlenebileceğini, yeni arkadaşlar edineceğini açıklayın; çocuğunuza pembe tablo çizmeyin. Belki ağlayacağını, ağlayan çocuklar olabileceğini, karşılaşabileceği olumlu-olumsuz şeyleri anlatın. Okul bitiminde onu alacağınızı söylemeyi unutmayın, açık olun paniğe kapılmasın. Çoğumuz, çok iyi niyetlerle herkesten önce okuma-yazmayı öğretmek isteriz; ve ona öğretme yoluna gideriz. Hiç bir anne-baba öğrenme konusunda zorlayıcı olmamalı, bu tür davranışlar öğrenme sürecini geliştirmekten uzak olup, anne-baba çocuk ilişkisini zedeleyecek niteliktedir. Anne-babalar bu tür davranışlarda bulunarak kendi gururlanma ihtiyaçlarını giderme amacındadırlar. (Çocuğumuzda bulunan bazı özel durumlar hariç olup yine de eğitimcilerin yönlendirmesi daha doğru olur). Her zaman gündeme gelen sorulan sorulardan bir diğeri de çocuğum okulda olan yaşantıları hakkında konuşmak istemiyor?

Okul, onların özel hayatının bir parçasıdır. Onu anlayışla karşılayın, zorlayıcı olmayın ama yine de takipçi olup, sohbet anında bazı sorular sorarak onunla ilgilendiğinizi belli edin. Sabırlı ve açık olun... zaman içerisinde sizinle paylaşacaktır. Sonuç olarak,"3-6 yaş arası çocukluğun en önemli dönemidir" demiştik. Bu nedenle haklarına saygılı olun, onu anlamaya çalışın; konuşurken arkanızı dönmeyin, göz temasında bulunun, onun seviyesinde çömelin ya da oturun, aynı seviyeye gelmeye özen gösterin. İstediği herhangi bir şey size ters geliyorsa, bunu istiyorum - sebebi bu, veya istemiyorum-sebebi şu.... diye açıklama yaparak tercihi ona sunun. Hiç birimizin elinde sihirli değneği yok, ne eğitimcilerin ne anne-babanın...Her ne sorun ile karşılaşırsak karşılaşalım, sabır ve sevgi ile iyi insan ilişkilerinin temel harcını atmış olacaksınız.

Çocuğun duygusal ve fiziksel yönden gelişimini sağlayan en doğal öğrenme ortamı oyun zamanıdır.

Duygusal ve fiziksel gelişim açısından, en doğal ve aktif öğrenme ortamının oyun zamanı olduğu belirtilerek, ailelerin çocuklarını bilinçli, teşvik edici ve uygun materyalleri seçerek yönlendirmesi gerektiği bildirildi.

Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yaşar Aktaş, oyunun, çocuğun kendisini ve duygularını fade edebildiği, yeteneklerini, dil, zihin, sosyal ve duygusal becerilerini geliştirebildiği, yaratıcı potansiyelini kullandığı en önemli süreç olduğunu söyledi.

Çocuğun duygusal ve fiziksel yönden gelişimini sağlayan en doğal ve aktif öğrenme ortamı oyun zamanıdır diyen Doç. Dr. Aktaş, koşma, atlama, sıçrama, tırmanma, sürünme gibi fiziksel güç gerektiren aktivitelerin dolaşım, solunum, sindirim ve boşaltım sistemlerinin düzenli çalışmasını sağladığını kaydetti.
Oyun sırasında çocuğun yasaklanan güdülerini de ifade ettiğini belirten Doç. Dr. Aktaş, şöyle konuştu:

Çocuk, ailede yaşanılan herhangi bir olumsuz olayı, kardeş kıskançlığını, korkularını veya arkadaşlarıyla iletişim kuramama gibi problemlerini oyununa yansıtabilir. Böylece kendi istediği gibi bir çözüm yolunu bulabilir ve bu şekilde kaygılarından da kurtulabilir. Doç. Dr. Aktaş, çocuğun oyun sırasında mutluluk, sevinç, acıma, korku, kaygı, dostluk, düşmanlık, kin, nefret, sevgi, sevilme, sevme, güven duyma, bağımlılık, ayrılık ve ölüm gibi birçok duygusal tepkiyi de öğrendiğini belirtti.

Doç. Dr. Aktaş, oyunla zihinsel gelişimin paralellik gösterdiğini ifade ederek, Bunun en önemli göstergesi çocuğun dil gelişimidir. Çocuk oyunlarının çoğunluğu dil kullanımı gerektirmektedir dedi.
Oyun (boşa geçen zaman) olarak görülmemeli, çocuk yaşına uygun materyaller seçilerek teşvik edilmelidir diye konuşan Doç. Dr. Aktaş, şöyle devam etti:

Çocuğu oyun sürecinden birden koparmamak gereklidir. Ayrıca, çocuğun oyuncağını kendisinin seçmesine izin verilmelidir.
Çocuğu hediye olarak oyuncak alınacaksa yaşı ve gelişim düzeyi dikkate alınmalıdır. Fazla gösterişli ve pahalı oyuncaklar yerine, kaslarını çalıştıracak, girişimciliğini ve hayal gücünü artıracak materyaller seçilmelidir.

Oyuncak alacak maddi imkanı bulamayan aileler de çocuklarını sık sık parka götürmeli, oyun ihtiyaçlarını karşılamalıdır.



                   OKUL ÖNCESİ  OYUN ÖRNEKLERİ

 

 



KURT BABA


Çocuklardan bir tanesi kurt olur.Diğer çocuklar halka biçimlerinde hazır bulunurlar kurt halkanın içine girer, diğer çocuklar da şarkı söyelyerek dönmeye başlar şarkı bittiği zaman kurt çocukları kovalamaya başlar yakalanan çocuk kurt olur
ormanda gezer iken kurt babaya rastlar iken
kurt baba kurt baba ne yapıyorsun?
yemeğimi yiyorum
ormanda gezer iken kurt babaya rastlar iken
kurt baba kurt baba ne yapıyorsun?
dişlerimi fırçalıyorum
ormanda gezer iken kurt babaya rastlar iken
kurt baba kurt baba ne yapıyorsun
sizleri yemeğe geliyorumm


AVCI ADAM


Bir Lider Seçilir.Bu Lider, Herhangi Bir Yöne Doğru Yürür Ve " Kim Benimle Ördek ( Ayı,Tilki, Geyik ) Avlamaya Gelir ?" Der Bütün Çocuklar Arkasına Dizilir Ve Aynı Şekilde Lider (Avcıyı) İzlerler Avcı Dönüp Hepsini Görünce Silahını Onlara Çevirir Ve " Bumm " Der Bunun Üzerine Ayaktaki Çocuklar Koşarak Kendi Yerlerine Otururlar Kim Yerine Önce Oturmuşsa Bir Dahaki Sefere O Lider ( Avcı ) Olur


AMBARA VURDUM BIR TEKME


Çocuklar El Ele Tutuşup Bir Halka Oluştururlar Aşağıdaki Sözlerle Şarkı Söylerken, Bir Yandan Sağa Yada Sola Dönerler, Bir Yandan Da Şarkının Sözlerine Uygun Devinimler Yaparlar
Ambara Vurdum Bir Tekme ( Bir Tekme )
Ambarın Kapısı Açıldı ( Açıldı )
İnci De Boncuk Saçıldı ( Saçıldı )
Limonu Da Böyle Keserler ( Keserler )
Suyunu Da Böyle Sıkarlar ( Sıkarlar )
Çamaşırı Böyle Yıkarlar ( Yıkarlar )
Suyunu Da Böyle Sıkarlar ( Sıkarlar )
Ütüyü De Böyle Yaparlar ( Yaparlar )
Saçımı Da Böyle Örerler ( Örerler )
Vb Sözlerle Oyun Sürdürülür…



BUMM OYUNU


Çocuklar Halka Biçiminde Otururlar Öğretmen "Çocuklar, Şimdi Bum Oyunu Oynayacağız Aliden Başlayarak Her Çocuk Bir Sayı Söyleyecek" Der Örnek Verir Ali Bir Diyecek, Ayşe İki, Murat Üç, Elif Dört, Erol Beş Diyecek; Altıncı Sırada Oturan Aysun Da "Bum" Diyecek Aysun'dan Sonra Yine Birden Başlanacak, Altıncı Çocuk "Bum" Diyecek Gibi Bir Açıklama Yapar Ve Oyun İstenildiği Kadar Sürdürülür
Çocukların Öğrendikleri Her Sayıdan Sonra "Bum" Denilerek Bu Oyun Oynanabileceği Gibi, Daha Büyük Sınıflarda Sayıların Katlarına Gelince De "Bum" Denilerek Oynanabilir Örneğin ; Bir-İki-Bum-Dört-Beş-Bum-Yedi-Sekiz-Bum-On-Onbir-Bum Gibi Çocuklar Bum Sözcüğünü Topluca Da Söyleyebilir


DEĞİRMENCİ BABA

Çocuklar halka olurlarÇocukların içinden bir değirmenci seçilirBu çocuk halkanın ortasına geçerek uyuma öykünmesi yaparÇocuklar şarkı söyleyerek dönmeye başlarlar
Yorgun uyuyor yaslanmış bir çuvala
Yorgun uyuyor değirmenci baba
Tiki tak tiki tak değirmenim
Çabucak çabucak dönüyor
Unlar savrulmuş
Her yer bembeyaz olmuş
Artık uyuma değirmenci baba


BÜYÜ BÜYÜ, KÜÇÜL KÜÇÜL OYUNU


Çocuklar ayakta durur Öğretmen, aşağıda sözleri söylerken, çocuklar bu sözlere göre devinimler yaparlar Önce büyü büyü, sonra da küçül küçül oyunu oynanır
Büyü büyü
Kollarını yukarıya kaldır
Daha çok kaldır, daha çok kaldır
Ayak parmaklarının ucuna bas
Daha çok yüksel, daha çok yüksel
Büyü büyü kocaman ol, büyü büyü kocaman ol…
( Çocuklar en çok yükseldiklerinde, ara vermeden küçül küçül oyununa geçilir )
Küçül küçül
Kollarını indir
Çömelerek büzül
Daha çok büzül, daha çok büzül
Küçül küçül, minicik ol…


KİM YOK OYUNU


Çocuklar yere oturtulur İçlerinden birini ebe seçerler Ebe başını öğretmenin kucağına koyar, gözlerini yumar ( çocuk gözünü, bir başka yerde de yumabilir ) Öğretmen, ebeye sezdirmeden, bir çocuğu işaretle dışarıya çıkartır Ebe gözlerini açar; Öğretmen ebeye "Kim yok ?" diye sorar Çocuk bilirse ebelikten kurtulur Adı bilinen çocuk ebe olur Ebe, üç ad saydığı halde bilemezse yeniden ebe olur, yumulur



ÇÖMLEĞİMDE NE VAR ?


Bir ebe seçilir Öteki çocuklar halka olur, çömelirler Ebe halkanın dışında dolaşır İstediği bir oyuncunun yanında durur ve sorar :
Ebe : Çömleğinde ne var ?
Oyuncu : Yağ var, bal var
Ebe : Satar mısın ?
Oyuncu : Satmam
Ebe : Tattırır mısın ?
Oyuncu : Tattırmam
Ebe : ( oturan oyuncunun eline hızla vurur ve "Al öyleyse, sen o yoldan, ben bu yoldan" der ve halkanın çevresinden dolaşarak aynı yere gelmek üzere koşmaya başlar )
Eline vurulan oyuncu da, hemen yerinden kalkar, ebenin koştuğu yönden değil, ters yönden halkanın çevresinde koşmaya başlar İkisinin de amacı, boşalan yere önce gelip çömelmektir Kim önce gelirse o çömelir; öteki ebe olur Oyun böylece sürer.




ÇÜRÜK YUMURTA


Çocuklar arasından bir ebe seçilir Öteki çocuklar halka olup çömelirler, ellerini dizleri önünde kenetlerler Oyun başlayınca ebe, halkanın ortasında dolaşır " Bu yumurta sağlam mı ? Çürük mü ? "der ve bir arkadaşının başına, önden hafifçe iterek dokunur Dokunulan çocuğun, düşmeden ve çömelir durumda dengede kalması gerekir Dengesi bozulup geriye ( ya da denge sağlayayım derken ileriye ) düşen ya da kenetli elleri çözülen çocuk yanmış olur, oyun dışı kalır Sona kalan bir kaç çocuk alkışlanır İstenirse oyun yinelenir.

 

ZIPÇIKTI ÇİÇEK AÇTI

Çocuklar halka biçiminde çömelirler Oturan çocuklar, " zıpçıktı çiçek açtı" denilince, hızla ayağa kalkar, kollarını yana açar ve yine çömelirler Öğretmen bunun tersini de söyler: " zıpçıktı çiçek açmadı" diyebilir Bu durumda çocuklar çömelir durumlarını bozmayacaklardır" Zıpçıktı çiçek açtı" denilince çömelir kalan ya da "zıpçıktı çiçek açmadı" denilince ayağa kalkan çocuk, yanmış olur; oyun dışı kalır.



GEZEN YÜZÜK


Uzun bir ipe bir yüzük geçirilir İpin iki ucu birleştirilerek düğümlenir Bir ebe seçilir Çocuklar iki elleriyle ipi dışarıdan tutarak, ip çevresinde bir halka oluştururlar Çocukların elleri ip üzerinde birbirine daha yakın durur Oyun başladığı zaman, ebe ortada durur; ipe geçirilmiş yüzük, bir çocuğun, ipi tutan eli altında saklanır Halkadaki çocuklar, bu yüzüğü ebeye göstermeden birbirlerine aktarırlar Çoğu kez de, ebeyi şaşırtmak için, aktarır gibi yaparlar Bu arada ( yüzük yüzük nerdesin, acep hangi eldesin ) sözlerini söylerler Ebe yüzüğün kimde olduğunu bulmaya çalışır Bulabildiğini sandığı an "Durun !" der Çocuklar dururlar Ebe yüzüğün kendisinde olduğunu umduğu üç arkadaşına, ellerini açmalarını söyler; ( önce birine, bulamazsa ikincisine, onda da bulamazsa üçüncüsüne "elini aç" demek hakkı vardır) yüzüğü bulursa, ebeliği biter; yüzüğü bulduran çocuk ebe olur Bu oyun yere oturularak da oynanabilir.


TRAFİK IŞIKLARI

Çocuklar öğretmen karşısında yan yana dururlar Her biri bir aracı canlandırıyorlardır Öğretmen trafik lambalarının renkleri olan kırmızı sarı ve yeşil renklerinden birine sahip olan bir nesne söyler Çocuklar söylenen nesnenin rengini düşünür ve rengi trafik ışığı gibi düşünerek uygun davranışta bulunurlar Örneğin çilek denmişse kırmızı ışığın gereği dururlar, çimen denmişse yeşil ışığın gereği harekete geçerler En sona kalan oyunu kazanır.



Çiftçi Çukura Daldı ( Şarkılı Oyun )


Çocuklar Elele Tutuşup Bir Halka Oluştururlar İçlerinden Biri "Çiftçi" Olarak Seçilir Çiftçi Halkanın Ortasında Durur Çocuklar Bir Yandan, Aşağıda Gösterilen Sözlerle Oyunun Şarkısını Söylerler, Bir Yandan Da Sağa Yada Sola Doğru Yan Yan Yürüyerek Dönmeye Çalışırlar
Oyun Sırasında "Çiftçi Hanımını Aldı" Sözleri Söylenirken Çiftçi Olan Çocuk Halka İçinden Bir Çocuğu Seçer, Yanına Alır Sözlerin Öteki Dizelere Göre, Hanım Çocuğunu, Çocuk Dadısını, Dadı Köpeğini, Köpek Kedisini, Kedi Sıçanını, Sıçan Da Peynirini Seçer Bunlar, İlk Halkanın İçinde İkinci Bir Halka Oluştururlar Peynir Seçilince Çocuklar Ellerini Çırparak Şarkının "Peynir Ortada Kaldı" Dizesini Söylerler Ve Oyun Böylece Biter Oyunun Yinelenmesinde "Peynir" Bu Kez "Çiftçi" Yapılarak Ödüllendirilir
Çiftçi Çukura Daldı Haydi Peri Kızı
Çiftçi Çukura Daldı
Çiftçi Hanımını Aldı Haydi Peri Kızı
Çiftçi Hanımını Aldı
Hanım Çocuğunu Aldı Haydi Peri Kızı
Hanım Çocuğunu Aldı
Çocuk Dadısını Aldı Haydi Peri Kızı
Çocuk Dadısını Aldı
Dadı Köpeğini Aldı Haydi Peri Kızı
Dadı Köpeğini Aldı
Köpek Kedisini Aldı Haydi Peri Kızı
Köpek Kedisini Aldı
Kedi Sıçanını Aldı Haydi Peri Kızı
Kedi Sıçanını Aldı
Sıçan Peynirini Aldı Haydi Peri Kızı
Sıçan Peynirini Aldı
Peynir Ortada Kaldı Haydi Peri Kızı
Peynir Ortada Kaldı ( Oyun Bitinceye Dek Bu Dize Yinelenir).


HEYKEL


Bir ebe seçilir Ebe diğer çocukları yakalamaya çalışır Ebe çocuklara yaklaştığında çocuklar çeşitli pozisyonlarda heykel olurlar Donup kalırlar Henüz heykel olmamış olanlar heykelleri çözmek için ellerinde çivi, çekiç varmış gibi davranarak arkadaşlarını heykellikten kurtarırlar En sona kim kalırsa ikinci oyunda ebe olur.

ALINTIDIR...

1.BÖLÜM
2.BÖLÜM
3.BÖLÜM
Çocuğunuza gerçekten vakit ayırmak, oyunlar oynamak, birlikte kitap okumak, yeni deneyimler paylaşmak onun gelişimi için çok önemli. Çocuğunuz her hareketinizi kaydeder, söylediklerinizden çok davranışlarınızı taklit eder Günlük yaşamdaki her an bir öğrenme fırsatı olabilir.
----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Siteni Ekle! Siteni Ekle
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol